Yola terk; kişilere ait gayrimenkullerin tamamı veya bir kısmı imar planlarında yol, kaldırım, yeşil alan, park ve benzeri kamu hizmetine tahsil edilecek bir şekilde düzenlenmiş olabilir. Bu durumlarda gayrimenkul sahiplerinin kamu yararına buraları bedelli veya bedelsiz olarak terk ettikleri görülmektedir.
Genellikle müteahhitler bir arsa üzerinde inşaat yapabilmeleri için idarelerden/Belediyelerden almaları gereken izin/ruhsat işlemleri esnasında, ilgili idareler tarafından gayrimenkulün bir kısmının yola terk edilmesi istenmektedir. Aksi durumlarda ruhsat için belediyelere müracaat eden kişilere ruhsat verilmemektedir.
Yola terk gayrimenkul sahiplerinin kendi iradeleri ile gayrimenkullerinin bir kısmını idarelere bırakmalarıdır. Fakat aslında burada idareler tarafından gayrimenkul sahiplerine bir zorlama yapılmaktadır. Her ne kadar kişiler kendi iradeleri ile gayrimenkullerinin bir kısmını idarelere terk etmekteyse de, aslından gayrimenkul sahipleri buna mecbur bırakılmaktadırlar. Çünkü aksi durumlarda kendilerine idare tarafından ruhsat verilmemektedir. Bu nedenle burada bir serbest iradenin var olduğundan bahsedilemez.
Uygulamada yola terk diye tanımlanan bu tarz uygulamaların hiçbir hukuki dayanağı bulunmamaktadır. İdarelerin kişilerin mülkiyetinde bulunan gayrimenkullerinin bir kısmını alma hakları yoktur. Yine kişiler kendi mülkiyetlerinde bulunan gayrimenkullerinin bir kısmını idareye hukuken bedelli veya bedelsiz olarak terk etmek zorunda değildirler. Eğer idareler kişilerin mülkiyetinde bulunan gayrimenkullerin tamamına veya bir kısmına kamu yararı için ihtiyacı varsa, bu durumda kamulaştırma hükümlerini uygulamaları gerekmektedir.
Bu nedenle kişilerin mülkiyet haklarını korumaları gerekmektedir, eğer gayrimenkullerinin bir kısmı veya tamamı kamu hizmeti için kullanılacak olsa bile bunun bedelinin ilgili idareden tazmin etme hakları bulunmaktadır. 30/11/2012